Myra Antik Kenti: Likya’nın Başkenti

Myra Antik Kenti: Likya’nın Başkenti

Antalya’nın Demre ilçesinde yer alan Myra Antik Kenti, Likya Uygarlığı’nın en önemli merkezlerinden biridir. Günümüzde Myra, hem tarihin derinliklerine yolculuk yapmak isteyenler hem de Akdeniz’in doğal güzelliklerinin tadını çıkarmak isteyenler için cazibe merkezi haline gelmiştir. Likya’nın başkenti olarak bilinen bu antik şehir, özellikle kaya mezarları, Greko-Romen tiyatrosu ve Noel Baba’nın yaşadığı yer olarak da ün kazanmıştır. Bu yazıda Myra Antik Kenti'nin tarihi, mimari özellikleri ve bölgeye dair önemli detaylara odaklanacağız.

Myra Antik Kenti’nin Tarihçesi

Myra, M.Ö. 5. yüzyılda Likya Uygarlığı döneminde kurulmuştur. Likya’nın başkenti olarak bilinen bu şehir, Roma İmparatorluğu’nun hakimiyeti altında büyük bir gelişim göstermiştir. Roma döneminde oldukça zenginleşen ve gelişen Myra, Bizans döneminde ise dini bir merkez haline gelmiştir. Bu dönemde şehir, bölgedeki piskoposluk merkezlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Myra’da, özellikle Hristiyan dünyası tarafından çok sevilen Aziz Nikolas (Noel Baba) piskopos olarak görev yapmıştır ve Myra, Noel Baba’ya dair birçok etkinliğin yapıldığı bir yer olarak günümüzde de önemini korumaktadır.

Myra Antik Kenti’nin Mimari Özellikleri

Myra Antik Kenti, mimari açıdan oldukça zengindir ve ziyaretçilerini Likya Uygarlığı’nın ihtişamlı geçmişine götürmektedir. Şehir, kaya mezarları ve tiyatrosuyla öne çıkar. Kayalıklara oyulmuş kaya mezarları, Likya Uygarlığı'nın ölü gömme geleneklerine dair önemli ipuçları sunar. Bu mezarlar, detaylı oymalar ve estetik süslemelerle bezenmiş olup, dönemin sanatsal ve mimari anlayışını yansıtmaktadır. Likya dilinde yazılmış kitabelerin bulunduğu bu mezarlar, özellikle yüksek kaya blokları üzerine oyulmuş durumda olup, etkileyici bir görsel sunar.

Kentte bulunan Greko-Romen tiyatro, Myra’nın en dikkat çekici yapılarından biridir. Bu tiyatro, döneminin en büyüklerinden biri olarak bilinir ve yaklaşık 10.000 seyirci kapasitesine sahiptir. Tiyatronun sahnesi ise etkileyici bir şekilde tasarlanmış ve çevresi muazzam manzaralarla bezelenmiştir. Myra Antik Kenti’ni ziyaret edenler, bu tiyatroda adeta geçmişe bir yolculuk yaparak dönemin kültürel etkinliklerini hayal edebilirler.

Aziz Nikolas Kilisesi

Myra Antik Kenti’ne çok yakın konumda yer alan Aziz Nikolas Kilisesi, Hristiyan dünyasının önemli kutsal mekanlarından biridir. Bu kilise, Noel Baba olarak tanınan Aziz Nikolas’ın piskoposluk yaptığı yer olarak bilinir. Aziz Nikolas, ihtiyaç sahibi çocuklara ve zor durumda olan insanlara yardım etmesiyle ünlenmiştir. Her yıl 6 Aralık'ta burada düzenlenen Noel Baba anma törenleri, dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilerle gerçekleşir. Kilise, mimari yapısıyla da dikkat çeker ve günümüzde hala ibadet ve ziyaret amaçlı olarak kullanılmaktadır.

Myra ve Çevresinde Gezilecek Diğer Yerler

Myra Antik Kenti ve Aziz Nikolas Kilisesi dışında, Demre ve çevresinde keşfedilecek pek çok tarihi ve doğal güzellik bulunmaktadır.

1. Kekova Adası ve Batık Şehir: Demre kıyılarına yakın olan Kekova, benzersiz güzellikteki doğal ve tarihi mirasıyla öne çıkar. Kekova Adası’nda, su altına gömülmüş antik şehir kalıntıları yer alır. Bu bölge, mavi yolculuk yapanlar ve dalış meraklıları için popüler bir duraktır. Batık Şehir olarak da bilinen bu bölgeyi ziyaret ederek, tarihin denizin altında nasıl korunduğunu gözlemleyebilirsiniz.

2. Simena (Kaleköy): Kekova’nın yakınlarında yer alan bu küçük köy, antik Simena kenti üzerine kuruludur. Kaleköy olarak da bilinen Simena, Likya döneminden kalma kaya mezarları ve kaleleri ile ünlüdür. Deniz kıyısında yer alan bu köy, ulaşımın sadece deniz yoluyla yapılabilmesi nedeniyle sakin ve huzurlu bir atmosfere sahiptir.

3. Andriake Antik Limanı: Myra’nın limanı olarak bilinen Andriake, ticaretin yoğun olarak yapıldığı bir merkezdi. Günümüzde burada yapılan kazılar sonucu çıkarılan yapı kalıntıları, limanın geçmişteki ticari önemini gözler önüne sermektedir. Andriake’de bulunan Granarium (tahıl ambarı), Roma döneminde tahıl depolamak için kullanılan bir yapı olup, ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.

4. Sura Antik Kenti: Myra Antik Kenti’ne oldukça yakın olan Sura, Likya dönemine ait bir diğer antik kenttir. Bu kent, özellikle su kaynaklarıyla tanınır ve antik çağlardan itibaren kutsal bir bölge olarak kabul edilmiştir.

Myra’yı Ziyaret Etmek İçin İpuçları

Myra Antik Kenti’ni ziyaret etmek isteyenler için en uygun dönem, ilkbahar ve sonbahar aylarıdır. Antalya’nın yaz sıcakları oldukça yoğun olduğu için bahar aylarında bölgenin serin ve daha rahat bir atmosferi olur. Demre’ye ulaşmak için Antalya şehir merkezinden otobüs ya da özel araçla yaklaşık 2 saatlik bir yolculuk yapabilirsiniz. Ayrıca Myra Antik Kenti yakınlarında konaklayabileceğiniz birçok otel ve pansiyon seçeneği bulunmaktadır.

Demre ve Myra bölgesindeki diğer antik kentleri gezmek isteyenler için bir günlük bir gezi planı yaparak Kekova, Simena ve Andriake’yi de keşfetmek mümkündür. Deniz kenarında yer alan bu tarihi mekanlar, ziyaretçilerine hem denizin hem de tarihin tadını çıkarma fırsatı sunar.